Daha Fazla

    Yenilenebilir enerji, fosil yakıtların yerini almıyor

    DNV’nin Enerji Dönüşümü raporuna göre, yenilenebilir enerji kaynakları fosil yakıtların yerine geçmek yerine artan elektrik talebini karşılıyor. Rapor, yenilenebilir kapasitedeki hızlı artışa rağmen 2017-2022 yılları arasında fosil yakıtların yeni enerji talebinin yüzde 51’ini karşıladığını ortaya koyuyor.

    Araştırmaya göre güneş enerjisi kurulumları ise 2022 yılında 250 GW’lık rekor seviyeye ulaştı.

    DNV tarafından öngörülene göre rüzgar enerjisi, küresel şebekeye bağlı elektriğin yüzde 7’sini sağlayacak ve kurulu kapasite, enflasyon ve tedarik zincirindeki olumsuzluklara rağmen 2030 yılına kadar iki katına çıkacak.

    Ancak yakın vadede iletim ve dağıtım şebekesi kısıtlamaları, Kuzey Amerika ve Avrupa da dahil olmak üzere birçok bölgede yenilenebilir elektriğin genişletilmesi ve şebekeye bağlı depolama ve elektrikli araç şarj noktaları gibi ilgili dağıtılmış enerji varlıkları için önemli bir sorun. 

    DNV’nin grup başkanı ve genel müdürü Remi Eriksen, enerji dönüşümünün dünya genelinde tam anlamıyla başlamadığına dikkat çekiyor. Temiz enerjinin fosil yakıtların yerini alması için daha fazla adım atılması gerektiğini belirtiyor.

    Jeopolitik manzaradaki değişiklikler nedeniyle enerji güvenliği, enerji politikasının itici gücü olarak kuvvetlendi. 

    Hükümetlerin yerel kaynaklı enerji için prim ödemeye hazır olması, raporun sonuçları üzerinde dikkate değer bir etki yarattı.

    Örneğin, Hindistan Yarımadası’nın enerji karışımında daha fazla kömür bulunması nedeniyle geçişin artık daha yavaş olacağı tahmin ediliyor.

    DNV: Yenilenebilir enerji, fosil yakıtları geride bırakacak

    Avrupa’da iklim, endüstri ve enerji güvenliği hedeflerinin uyumuyla geçiş hızlanıyor. DNV, enerji geçişi başlamış gibi görünse de gerçekten başladığında yenilenebilir enerjilerin fosil yakıtları geride bırakacağını söylüyor. 

    Şu andan itibaren, 2022 ile 2050 arasında, rüzgar enerjisi 9 kat, güneş enerjisi ise 17 kat büyüyecek. Rapora göre, elektrik üretimi, bugün ile 2050 yılları arasında 2 katından fazla artış yaşayacak ve bu da enerji sistemine verimlilik getirecek.

    Enerji karışımının fosil yakıtlar ile yenilenebilir enerji kaynakları arasındaki oranı şu anda 80/20 iken, bu oran yüzyılın ortalarına doğru 48/52’ye gelecek.

    Eriksen konuşmasının devamında düşüncelerini şu şekilde ifade etti: 

    “Artan faiz oranları, tedarik zinciri zorlukları ve Ukrayna savaşının neden olduğu enerji ticareti değişiklikleri gibi kısa vadeli aksaklıklar bulunsa da, enerji geçişinin uzun vadeli trendi açıktır: dünya enerji sistemi, yüzde 80’i fosil yakıtlara dayalı olan bir enerji karışımından bir neslin alanında yaklaşık yüzde 50’si fosil olmayan enerji kaynaklarına dayalı bir sisteme geçecektir. Bu hızlı bir geçiş, ancak Paris hedeflerine ulaşmak için yeterince hızlı değil. COP 28 öncesinde, DNV ‘Sıfır Karbon Yol Haritası’ raporunu yayınlayacak ve yol haritasında nelerin eksik olduğunu gösterecektir.”

    İlginizi çekebilir: AB, yenilenebilir enerji hedefini güncelledi: Yüzde 42,5

    Birleşik Krallık temiz enerji için yeni hedefler geliştiriyor

    0
    Raporlara göre Birleşik Krallık, fosil yakıtlardan tamamen kurtulma ve temiz enerji süper gücü olma yolunda önemli adımlar atıyor. Ülke, yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak enerji...

    İleri enerji çözümlerine yatırım ile net sıfır hedeflerine ulaşmak

    0
    Dünya Ekonomik Forumu tarafından yayınlanan yeni bir rapor, net sıfır emisyon hedeflerine ulaşmak için ileri enerji çözümlerine yapılan yatırım faktörünün kritik önem taşıdığını belirtiyor....

    Birleşmiş Milletler’in 2024 Sürdürülebilir Kalkınma Raporu açıklandı

    0
    Birleşmiş Milletler (BM), 2024 yılı Sürdürülebilir Kalkınma Raporu'nu açıkladı. Bu rapor, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine (SDG) ulaşma yolunda dünya genelindeki ilerlemeyi değerlendiriyor. BM Genel Sekreteri,...

    Güneş enerjisinin potansiyeli gelişiyor

    0
    Güneş enerjisi, dünya genelinde en hızlı büyüyen yenilenebilir enerji kaynaklarından biri olarak dikkat çekiyor. Raporlara göre, güneş enerjisinin potansiyeli, enerji üretimi, depolama ve dağıtım...