Daha Fazla

    Sürdürülebilirlik nedir?

    Sürdürülebilirlik, en geniş anlamıyla, bir süreci zaman içinde sürekli olarak sürdürme ya da destekleme yeteneğidir. İş ve politika bağlamında bakarsak, doğal ve fiziksel kaynakların tükenmesini önler. Böylece kaynaklar, uzun vadede hayatta kalır. “Sürdürülebilirlik nedir?” sorusunu en kısa böyle yanıtlayabiliriz. Ancak, detaylara inmek gerekiyor.

    Sürdürülebilirlik nedir? Genel hatları nelerdir?

    Sürdürülebilirlik, çoğu zaman 3 temel kavramda birleşir: Ekonomi, çevresel ve sosyal. İşletmeler ve hükümetler, çevresel ayak izlerini azaltmak adına sürdürülebilirliği hedefler. Bazı yatırımcılar, yeşil yatırımlar ile bu alanda kendini gösterir.

    Kavramlara, tek tek bakalım.

    Ekonomik sürdürülebilirliğe yenilenebilir ve tükenebilir girdiler dahildir. Ekonomik üretim için fiziksel girdiler sağlayan doğal kaynakların korunmasına odaklanmaktadır.

    Çevresel sürdürülebilirlik, ekonomik üretimi ve insan yaşamını odağına alır. Bunlar için gereken atmosfer ve toprak gibi yaşam destek sistemlerine vurgu yapar. Sosyal sürdürülebilirlik ise ekonomik sistemlerin insani etkilerine odaklanır.

    Takvim yaprakları 1983 yılını gösterdiğinde Birleşmiş Milletler bir komisyon kurdu. Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu, ekolojik sağlık, ekonomik kalkınma ve sosyal eşitlik arasındaki bağlantıyı inceledi. Komisyon, 1987’de sürdürülebilir kalkınmayı tanımlamada standart haline gelen bir rapor duyurdu. Rapor, sürdürülebilir kalkınmayı veya sürdürülebilirliğe ulaşma planını “gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneğinden ödün vermeden bugünün ihtiyaçlarını karşılamak” olarak tanımlıyor.

    İş dünyasında sürdürülebilirlik

    Çevre, eşitlik ve ekonomi arasındaki denge olan sürdürülebilirlik, iş hayatında, çevrecilikten fazlası demektir. Harvard Business School’a göre, sürdürülebilir iş uygulamalarını ölçmenin iki yolu var: İşletmenin çevre üzerindeki etkisi ve toplum üzerindeki etkisi. Sürdürülebilir uygulamanın amacı da bu alanlardan en az biri üzerinde olumlu etkiye sahip olmasıdır. Bu da şirketlerin hem kapsayıcı hem de çevresel açıdan güçlü hedefler peşinde koşmasına destek olur. Burada çok çeşitli uygulamalardan bahsetmek mümkün.

    Örneğin, emisyonları azaltmak, enerji kullanımını azaltmak, fiziksel atıkların uygun şekilde bertaraf edilmesini sağlamak.

    Şirketlerin, belirli bir yıla kadar sıfır atık ambalajlama taahhüdü ya da genel emisyonları belirli bir yüzde oranında azaltmak gibi sürdürülebilirlik hedefleri de bulunuyor.

    İlginizi çekebilir: Havacılık Günü’ne 1 kala: Lufthansa Cargo ve sürdürülebilirlik

    Bu örnekler arasında Walmart var. Şirket, 2040 yılına kadar sıfır emisyona ulaşma sözü verdi. Morgan Stanley, 2050 yılına kadar net sıfır, “finanse edilen emisyon” sözü verdi. Google ise 2030 yılına kadar karbonsuz çalışma sözüyle öne çıktı.

    Öte yandan, sürdürülebilirlik hedefleri yeni mevduatları da beraberinde getirdi. Böylece enerji üretimi gibi alanlarda, mevcut rezervlerdeki düşüşü geride bırakmak için harekete geçildi. Örneğin bazı elektrik şirketleri, rüzgar, hidroelektrik ve güneş gibi sürdürülebilir kaynaklardan enerji üretimi hedeflerini açık bir şekilde duyurdu.

    İş sürdürülebilirliğinin zorlukları

    Sürdürülebilirlik, geçişi zor bir süreç. Santa Fe Enstitüsü’ne göre, şirketler önünde 3 ana engel var:

    1- Herhangi bir firmanın etkisini gerçekten anlamak zor.
    2- Bazı faaliyetlerin çevresel etkilerini sınırlamak zor.
    3- Değişen teşviklere nasıl tepki verileceğini tahmin etmek zor.

    Öte yandan, sın birkaç yılda yapılan birçok sürdürülebilir yatırım anketi var. Bu anketler, yatırımcılarının yarısının, sürdürülebilirliğin yatırım stratejisi için temel taş olduğunu söylüyor. Ancak tabii, herkes aynı motivasyonu paylaşmıyor. Örneğin Temmuz 2021’de Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’ndan (SEC) Hester Peirce, yalnızca ESG’nin (Çevresel, sosyal ve yönetişim) ajansın otoritesini ihlal ettiğini söyledi. Bunun da finansal ve ekonomik istikrarı baltalayabileceğini savundu.

    İş sürdürülebilirliğinin faydaları

    Sürdürülebilirlik stratejilerini başarıyla uygulayan şirketler için birçok finansal fayda var. Kaynakların sürdürülebilirliğini kullanmak, bir iş kaygısının uzun vadeli uygulanabilirliğini artırır. Örnek vermek gerekirse, daha verimli aydınlatma ve sıhhi tesisat armatürlerinin kullanılması, bir şirketin faturalardan tasarruf etmesine yardımcı olur. Ayrıca kamu imajını da iyileştirir. Belirli sürdürülebilirlik uygulamalarını benimseyen şirketler için devlet vergi teşvikleri de olabilir. Bu da sürdürülebilirliği cazip hale getirir.

    Sürdürülebilirlik, bir şirketi yatırımcılar için ilgi çekici de yapabilir.

    Sürdürülebilir kalkınma nedir?

    Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı‘nın web sitesinde yer alan açıklamaya göre, sürdürülebilir kalkınma, gelecek kuşakların ihtiyaçlarını karşılayabilme olanağından ödün vermeksizin günümüz kuşaklarının ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir kalkınma modelidir.

    20. yüzyılın sonlarına doğru dünya gündemine giren bu model, 90’lı yıllarda imzalanan uluslararası antlaşmalarla birlikte küresel bir uygulama planı haline geldi. Bu anlayışa göre, ülkeler ekonomik ve sosyal gelişme hedeflerinde ortak paydayı sürdürülebilirlik olarak belirliyor.

    Türkiye’de sürdürülebilir kalkınma amaçları

    Türkiye’de sürdürülebilir kalkınmanın 17 farklı amacı var. Birleşmiş Milletler’in çalıştığı amaçlar şöyle sıralanıyor:

    1- Yoksulluğa son
    2- Açlığa son
    3- Sağlıklı ve kaliteli bir yaşam
    4- Nitelikli eğitim
    5- Toplumsal cinsiyet eşitliği
    6- Temiz su ve sanitasyon
    7- Erişilebilir ve temiz enerji
    8- İnsana yakışır iş ve ekonomik büyüme
    9- Sanayi, yenilikçilik ve altyapı
    10- Eşitsizliklerin azaltılması
    11- Sürdürülebilir şehirler ve topluluklar
    12- Sorumlu üretim ve tüketim
    13- İklim eylemi
    14- Sudaki yaşam
    15- Karasal yaşam
    16- Barış, adalet ve güçlü kurumlar
    17- Amaçlar için ortaklıklar

    İlginizi çekebilir: Temiz enerji kaynakları nelerdir?