Hindistan’da elektrikli araçların temiz enerji kaynaklarıyla şarj edilmesine yönelik politikalar, ulaşım sektöründe karbonsuzlaşma sürecini hızlandırıyor. Dr. İlker Şengüler’in değerlendirmesine göre, elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla birlikte, şarj altyapısının yenilenebilir enerjiyle uyumlu hale getirilmesi emisyonların azaltılmasında kritik bir rol üstleniyor.
Hindistan’da elektrikli araçlarda karbonsuzlaşma hızlandı
Ember’in analizleri, ülkenin karayolu taşımacılığında elektrifikasyonun politikalar ve tüketici benimsemesi sayesinde önemli ölçüde ivme kazandığını gösteriyor. Ancak, elektrikli araçların gerçek çevresel faydaları, şarj edilen elektriğin kaynağına doğrudan bağlı. Mevcut durumda şarj altyapısı ağırlıklı olarak fosil yakıtlardan elde edilen elektrikle çalışırken, Hindistan’ın Ulusal Elektrik Planı kapsamında 2032’ye kadar yenilenebilir enerji payını yaklaşık yüzde 50’ye çıkarması bekleniyor.
Bu gelişmelerle birlikte, elektrikli araçların içten yanmalı motorlu araçlara kıyasla yüzde 33 ile yüzde 55 arasında emisyon azaltımı sağlayabileceği öngörülüyor. Üstelik fosil yakıtların yerini daha fazla temiz enerji kaynaklarının almasıyla bu oranlar daha da yükseliyor. Şarjın yenilenebilir enerjinin yüksek olduğu saatlerde yapılması için de çeşitli eyaletlerde gündüz tarifeleri uygulamaya konuldu. Bu sayede güneş enerjisinin bol olduğu saatlerde şarj teşvik ediliyor.
https://futureflow.life/litvanya-enerji-depolama-alaninda-gaza-basiyor/
Ancak bu teşviklerin etkinliğini artırmak için kamusal şarj altyapısının yaygınlaştırılması şart. Ayrıca, çatı üstü güneş panellerinin elektrikli araç şarj istasyonlarıyla entegrasyonunun desteklenmesi ve yenilenebilir enerji tedarikinin açık erişim yollarıyla kolaylaştırılması, Hindistan’ın elektrikli araçlarda temiz enerji kullanımını derinleştirmesi açısından büyük önem taşıyor. Böylece ülke, ulaşım sektöründe karbon emisyonlarını azaltırken daha sürdürülebilir ve esnek bir enerji sistemine geçiş yapmayı hedefliyor.
