Elektrikli araç teknolojilerinde enerji depolama çözümleri hızla evrim geçirirken, Çinli araştırmacılardan dikkat çekici bir hamle geldi. Hidrojeni anot olarak kullanan yeni bir batarya sistemi geliştirildi. Li-H adı verilen bu batarya, sahip olduğu 2825 Wh/kg seviyesindeki teorik enerji yoğunluğuyla mevcut lityum bazlı sistemlerin çok ötesine geçme potansiyeli taşıyor. Söz konusu gelişme, elektrikli araçlar başta olmak üzere birçok yüksek kapasiteli enerji uygulaması için önemli bir dönüm noktası olabilir.
Elektrikli araçlarda batarya devrimi yaklaşıyor
Geleneksel hidrojen bataryalarında hidrojen çoğunlukla katot olarak görev yaparken, Çinli araştırmacılar bu yerleşik yapıyı tersine çevirdi. Hidrojenin anot tarafında konumlandırıldığı yeni sistemde, yaklaşık 3 voltluk sabit bir çalışma voltajı elde edildi. Bu teknik yaklaşım, bataryanın enerji verimliliğini büyük ölçüde artırdı. Yapılan deneylerde sistemin yüzde 99,7 oranında enerji verimliliğine ulaştığı açıklandı. Bu oran, şarj ve deşarj döngülerinde enerjinin neredeyse tamamen korunabildiğini gösteriyor ve enerji kaybını minimum seviyeye indiriyor.

Geliştirilen batarya sisteminin güvenliğini ve üretim uygunluğunu artırmak adına anot içermeyen bir versiyon da tasarlandı. Bu alternatif tasarımda yüzde 98,5’lik Coulombic verimliliğe ulaşılırken, düşük hidrojen seviyelerinde bile sistemin kararlı bir şekilde çalıştığı gözlemlendi. Bu da, bataryanın uzun süreli kullanımda istikrarını koruyabileceğini gösteriyor.
https://futureflow.life/elektrikli-hyundai-inster-turkiye-pazarina-giriyor/
Li-H bataryaların sunduğu yüksek enerji yoğunluğu ve verimlilik seviyesi, yalnızca elektrikli araçlarla sınırlı kalmadan çok daha geniş uygulama alanlarına hitap edebilir. Uzun menzilli otomobillerin yanı sıra, havacılık sektörü ve büyük ölçekli yenilenebilir enerji depolama çözümleri için de devrim niteliğinde bir teknoloji olabilir. Mevcut lityum-iyon ya da nikel-hidrojen bataryalarla kıyaslandığında, hem daha yüksek enerji kapasitesi hem de daha az enerji kaybı ile çok daha verimli bir çözüm sunma potansiyeli taşıyor.
Çin’de geliştirilen bu yeni teknolojinin ticari üretime geçip geçmeyeceği ve ne zaman seri üretim aşamasına ulaşacağı henüz netlik kazanmadı. Ancak laboratuvar ortamında ulaşılan değerler, Li-H bataryaların gelecekte elektrikli mobilite ve enerji altyapılarında önemli bir rol oynayabileceğine işaret ediyor.