Daha Fazla

    Düşük emisyonlu hidrojen üretiminde artış yaşanacak

    Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından yayımlanan “Küresel Hidrojen İncelemesi 2025” raporuna göre, küresel düşük karbonlu hidrojen sektörü 2030 yılına kadar ciddi bir büyüme göstermeye hazırlanıyor. Rapora göre, proje iptalleri ve maliyet zorluklarına rağmen düşük emisyonlu hidrojen üretiminde 2024 seviyelerine kıyasla beş kattan fazla bir artışla yılda 4 milyon ton üretime ulaşılması kesinleşmiş durumda.

    Düşük emisyonlu hidrojen üretiminde artış bekleniyor

    Rapora göre, fosil yakıtlardan hidrojen üretmek hala düşük emisyonlu alternatiflere göre çok daha ucuz. Doğal gaz fiyatlarındaki düşüşler ve elektrolizör fiyatlarındaki artışlar bu maliyet farkını son dönemde daha da artırdı. Ancak IEA, yenilenebilir enerji yatırımlarındaki artış ve teknoloji maliyetlerinin düşmesiyle bu farkın 2030’a kadar kapanacağını öngörüyor. Yüksek maliyetler, talep ve düzenleyici belirsizlikler, düşük emisyonlu hidrojenin yaygınlaşmasını beklenen seviyenin altında tutuyor. IEA’ya göre, ek politika destekleri ile bu rakamın 6 milyon ton daha yükselebilmesi mümkün.

    Düşük emisyonlu hidrojen üretiminde Çin’in liderliği devam ediyor. Ülke, küresel elektrolizör üretim kapasitesinin yaklaşık yüzde 60’ına ve mevcut projelerin yüzde 65’ine ev sahipliği yapıyor. Ancak Çin’in yıllık 20 GW’tan fazla üretim kapasitesine sahip olmasına rağmen talebin düşük kalması, gelecekte Çinli üreticiler için risk yaratabilir. Raporda ayrıca, Çin’de üretilen elektrolizörlerin gümrük ve taşıma maliyetleri eklendiğinde dış pazarlardaki diğer üreticilerle maliyet farkının çok fazla olmadığı belirtiliyor.

    https://futureflow.life/gunes-enerjisi-sektorunun-sonu-mu-gelecek/

    Raporda, hidrojen bazlı yakıtların denizcilik sektöründe kullanımı için liman altyapılarının ve uyumlu teknolojilerin geliştirilmesinin kritik öneme sahip olduğu vurgulanıyor. Halihazırda yaklaşık 80 liman, kimyasal ürün yönetiminde sahip oldukları uzmanlıkla hidrojen yakıtlı çözümlere geçiş için bir avantaj sunuyor.

    Güneydoğu Asya’ya ayrılan özel bölümde ise, bölgedeki düşük emisyonlu hidrojen üretiminin 2030’a kadar yılda 430 bin tona ulaşabileceği öngörülüyor. Ancak bu hedefe ulaşmak için bölgenin yenilenebilir enerji yatırımlarını hızlandırması, uygun politikalar geliştirmesi ve pilot projeleri ölçeklendirmesi gerektiği belirtiliyor.

    IEA İcra Direktörü Fatih Birol, hidrojene olan yatırımcı ilgisinin devam ettiğini ancak ekonomik zorluklar ve politika belirsizliklerinin büyümeyi engellediğini ifade etti. Birol, “Büyümeyi desteklemek için hükümetlerin teşvikleri sürdürmesi, talebi artıracak mekanizmaları uygulaması ve altyapı yatırımlarını hızlandırması hayati önem taşıyor” dedi.

    Raporda, duyurulan projelerin ve bölgesel maliyetlerin takip edilebilmesi için yeni bir çevrimiçi araç da sunuluyor. Bu sayede dünya genelinde uygulamaya konulan binden fazla politika önlemi izlenebilecek.