Su kirliliği, modern dünyanın en büyük çevresel sorunlarından biri. Artan nüfus, sanayileşme ve kimyasalların kullanımı, sularımızı yeni ortaya çıkan kirleticilerle, örneğin ilaç kalıntıları, endokrin bozucular ve sentetik boyalarla kirletiyor. Bu yeni nesil kirleticiler, su arıtma tesisleri için de zorluk oluşturuyor. Çünkü kirleticiler genellikle suda az çözündükleri gibi zor da parçalanıyor.
Ancak, Çin’in Guangzhou Üniversitesi’nden bilim insanları, CoFeQds@GN-Nws sistemi adında bir teknoloji geliştirdiler. Bu teknoloji, kirli suyun kendi kendini arıtmasını sağlıyor. Grafen nano tellerlerine gömülü kobalt-demir kuantum noktaları sayesinde, suyun içindeki enerjiyi kullanarak arıtımı gerçekleştirmek mümkün hale geliyor.
Su arıtımı için yeni bir yol: CoFeQds@GN-Nws sistemi
CoFeQds@GN-Nws sistemi isimli sistem, iki saatten kısa bir sürede suyun yüzde 70’inden fazlasını arıtabiliyor. Grafen nano teller, tek katmanlı karbon atomlarından oluşan ve bal peteği şeklinde iç içe geçmiş yapılardır. Bu tellerin üzerine yerleştirilen kobalt-demir kuantum noktaları ise mikroskobik seviyede elektron açlığı ve fazlalığı bulunan bölgeler oluşturur. Suyun içindeki enerjiyle tetiklenen bu yapı, adeta bir mini elektrik santrali gibi çalışıyor.
Elektron açlığı çeken bölgeler, kirleticilerden elektronları çekerek onları parçalar ve zararsız hale getiriyor. Elektron fazlalığı bulunan bölgeler ise çözünmüş oksijeni daha güçlü temizleyiciler olan süperoksit radikallerine dönüştürüyor.
En etkileyici yanı, bu sistemin oda sıcaklığı ve basıncı altında, ek bir oksidan maddeye ihtiyaç duymadan çalışmasıdır.
Araştırmacılara göre, kobalt-demir kuantum noktaları, elektronların dengesiz dağılımını sağlayarak kirleticilerin parçalanmasını kolaylaştırıyor ve oksijeni aktif temizleyicilere dönüştürüyor. Bu yöntem, sadece su arıtma teknolojisine değil, tüm sürdürülebilirlik alanına ışık tutuyor.
CoFeQds@GN-Nws sistemi, su arıtma için gereken enerji ve kaynakları ciddi oranda azaltarak çevre dostu bir çözüm sunuyor. Bu sistem, oda sıcaklığı ve basıncı altında çalışarak, geleneksel su arıtma sistemlerine göre çok daha az enerji ve kaynak tüketiyor. Bu sayede, karbon emisyonlarının azaltılmasına ve karbon nötraliteye giden yolda kritik bir adım atılmış oluyor.
Su güvenliği, tüm dünyanın ortak derdi iken, bu yeni teknoloji gelecek için umut veriyor. Kirli suyun kendini arıtmasını sağlayarak, temiz suya erişimi kolaylaştıracak ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmanın temel taşlarından biri olacak.
İlginizi çekebilir: Hindistan’da kömür payı düşecek