Türkiye’de Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nde yapılan kapsamlı değişiklikler 30 Haziran itibarıyla yürürlüğe girdi ve artık ruhsat alacak tüm yeni yapılar için zorunlu hale geldi. Bu yeni düzenleme, binaların enerji tüketiminde yüzde 40’a varan azalma sağlamayı hedeflerken, aynı zamanda ülkenin enerji ithalatını azaltıp iklim hedeflerine önemli katkılar sunmayı amaçlıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan yönetmelik, bina tasarımlarında enerji performansını artırmak için hem teknik hem de metodolojik birçok yeniliği hayata geçiriyor. Özellikle geliştirilen yeni hesaplama sistemi, konutların enerji sınıflandırmasını daha hassas ve bölgesel iklim verilerine dayalı şekilde yapmaya imkan tanıyor.
Binalarda enerji verimliliğinde yeni dönem
Binalarda Enerji Performansı Ulusal Hesaplama Yöntemi güncellenirken meteorolojik veri altyapısı da önemli ölçüde genişletildi. Eskiden sadece 84 meteoroloji istasyonundan alınan verilerle yapılan hesaplamalar, artık 730 farklı istasyonun verileriyle destekleniyor. Böylece her binanın bulunduğu lokasyona özel daha doğru enerji analizleri mümkün hale geliyor. Yönetmelik, bina kabuğundan mekanik sistemlere, yalıtımdan yenilenebilir enerji kullanımına kadar geniş bir alanda yeni kriterler getiriyor. Özellikle bina dış cephe yalıtım kalınlıkları bölgesel iklim koşullarına göre yeniden düzenlendi.
Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Başkanı Emrullah Eruslu, yeni metodoloji sayesinde binaların enerji performansında önceki yöntemlere göre yüzde 40’a kadar iyileşme sağlanmasının hedeflendiğini belirtiyor. Ayrıca, artık sadece ısıtma değil soğutma ihtiyaçlarının da enerji performans kriterlerine dahil edildiğini vurgulayarak, bu değişikliklerin hem kullanıcıların enerji giderlerini azaltacağını hem de çevreye daha duyarlı yapılar inşa edilmesini sağlayacağını ifade ediyor. Eruslu, rüzgar enerjisi sistemlerinin de Enerji Kimlik Belgesi hesaplamalarına dahil edilmesiyle yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı yapılaşmanın önünün açılacağını söylüyor. Yönetmeliğin sağlayacağı yıllık yaklaşık 100 milyon dolarlık tasarrufun, 2030 yılına kadar ülke ekonomisine toplamda 1,5 milyar dolarlık katkı sunması bekleniyor.
https://futureflow.life/acik-deniz-ruzgarinda-global-kapasite-83-gwa-eristi/
Yeni düzenlemeler sayesinde Türkiye’de inşa edilecek tüm yeni binalar, Avrupa Birliği’nin enerji limitleriyle uyumlu hale geliyor. Bu sayede yılda yaklaşık 3.000 GWh enerji tasarrufu sağlanması ve 610 bin ton karbon emisyonunun azaltılması öngörülüyor. Enerji Verimliliği ve Yönetimi Derneği Başkanı Onur Ünlü, özellikle ısı yalıtım standartlarının yükseltilmesini önemli bir gelişme olarak görüyor. Ünlü, eskiden İstanbul’da 5-6 cm olan taş yünü kalınlığının artık 8-9 cm’ye çıkarıldığını belirtiyor ve yeni düzenlemenin binaların hem ısıtma hem de soğutma ihtiyaçlarına göre tasarlanmasını zorunlu kıldığını, bunun da enerji tasarrufunda büyük bir dönüşüm yaratacağını ifade ediyor.
Yönetmeliğin sunduğu bu metodolojik değişikliklerin uzun vadede “net sıfır enerjili binalar” hedefine ulaşılmasını mümkün kılacağını söyleyen Ünlü, bu tür güncellemelerin 3-5 yılda bir tekrarlanması gerektiğini vurguluyor. Binaların sera gazı emisyonlarının yaklaşık üçte birinden sorumlu olması sebebiyle, karbon ayak izinin azaltılması açısından bu adımın stratejik öneme sahip olduğunu dile getiriyor. Gayrimenkul ve İnşaat Platformu Başkanı Mustafa Ekiz ise düzenlemeleri “neredeyse sıfır enerjili binalar” hedefine yönelik önemli bir eşik olarak tanımlıyor. Ekiz, yeni metodolojinin tasarım sürecinden uygulamaya kadar enerji tasarrufunu merkeze alacağını ve sektörde daha gerçekçi ve etkili bir enerji sınıflandırması döneminin başlayacağını belirtiyor.
