Daha Fazla

    Avrupa’da temiz enerji toplulukları sayısı artıyor!

    Avrupa Birliği’nde temiz enerji hareketi ivme kazanıyor. Özellikle daha önce enerji kooperatifleri gibi temiz enerji toplulukları, pek bilinmediği güney ve orta doğu Avrupa’da Avrupa’nın temiz enerji dönüşümünde fark yaratıyor. Bu konuda son gelişmeler dikkat çekiyor.

    Temiz enerji toplulukları sayısı artması oldukça kritik

    Bu gelişmenin arkasındaki güç, 2019’daki çığır açan AB mevzuatı. Mevzuat, kıtanın kuzeyinde binlerce örneği bulunan temiz enerji topluluklarının 2024’e kadar her AB ülkesinde faaliyet gösterebilmesini zorunlu kılıyor. Böylece yıl sonuna kadar her üye ülke, yenilenebilir enerji aktivistlerinin kendi enerji parklarına sahip olmalarını ve ürettikleri enerjiyi satmalarını veya paylaşmalarını sağlayan yasaları yürürlüğe koymuş olacak. Bu durum, AB’nin 2050’ye kadar iklim nötr olma hedefinin, yani Avrupa Yeşil Mutabakatının temel amacının gerçekleştirilmesine katkı sağlayacak.

    Bu topluluklar yalnızca yeşil enerji üretimiyle sınırlı değil. Bu topluluklar, enerji tüketicilerini “prosumer” (kendi enerjisini üreten ve tüketen kişi) haline getirerek enerji sektörünü demokratikleştirmeyi de amaçlıyor. 1980’lerde Almanya ve Danimarka’da doğan bu hareket, uzun süredir katı hiyerarşik yapılar ve şeffaf olmayan süreçlerle yönetilen enerji sektöründe köklü bir değişim hedefliyor.

    Temiz enerji toplulukları, yenilenebilir kaynaklardan enerji üretimi artırarak fosil yakıt bağımlılığını azaltarak çevre üzerinde olumlu bir etki yaratıyor. Aynı zamanda geleneksel enerji şirketlerinin tekelini kırarak enerjiyi demokratikleştirerek halka güç veriyor. Bu model ürettikleri enerjiyi paylaşan ve satan topluluk üyelerine ekonomik faydalar da sağlıyor. Ayrıca, yerel ekonomileri canlandırarak istihdam yaratıyor ve yerel girişimciliği teşvik ediyor.

    İlginizi çekebilir: Avrupa yeşil enerjiye dev yatırım yapacak!