Adani Group’un Hindistan’daki yenilenebilir enerji projelerinin sembolü olan Khavda Yenilenebilir Enerji Parkı, ABD’de açılan yolsuzluk davasıyla zor bir döneme girdi. Bu dava, projelerin finansmanı ve Adani Green projelerinin uluslararası itibarını ciddi şekilde etkileyebilir.
Adani Green soruşturması ve Khavda Enerji Parkı üzerindeki etkiler
Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin yeşil enerji hedeflerini desteklemek için yola çıkan Gautam Adani, Fransa’nın TotalEnergies ve Katar Yatırım Otoritesi gibi büyük yatırımcıları arkasına alarak dünyanın en büyük yenilenebilir enerji projesini hayata geçirme planını duyurmuştu. Ancak, ABD’de açılan dava, Adani ve diğer yöneticilerin Hindistan’da enerji tedarik sözleşmelerini kazanmak için 265 milyon dolarlık rüşvet verdiğini iddia ediyor. Bu iddialar, projelerin geleceğini tehlikeye atarken Adani Green hisselerinde %36’lık değer kaybına neden oldu.
Hindistan’ın Gujarat eyaletinde yer alan ve tamamlandığında Paris’in beş katı büyüklüğe ulaşacak olan Khavda Yenilenebilir Enerji Parkı, 2030 yılına kadar 50 gigawatt (GW) enerji üretme hedefiyle ülkenin enerji dönüşümünde kilit bir rol oynuyor. Ancak ABD’deki dava, projenin gelecekteki finansmanına ve uluslararası yatırımcıların güvenine gölge düşürüyor.
Adani Green’in büyük yatırımcılarından TotalEnergies, davadan haberdar olmadığını belirterek grup içinde yeni bir yatırım yapmayı durdurduğunu açıkladı. Katar Yatırım Otoritesi yorum yapmaktan kaçınırken, GQG Investors gibi bazı yatırımcılar projelerin temel dinamiklerinin sağlam olduğunu savunuyor.
Adani Green, 2024 yılı Eylül ayı itibarıyla 11,2 GW kapasiteye ulaşarak yılda %37’lik bir büyüme kaydetti. Şirketin 2030 hedefi ise yıllık %31’lik kapasite artışıyla 50 GW’a ulaşmak. Ancak, finansman sıkıntıları ve yolsuzluk iddialarının gölgesinde bu hedeflere ulaşmanın zorluklarla dolu olduğu belirtiliyor.
Khavda Enerji Parkı, Hindistan’ın enerji bağımsızlığı ve sürdürülebilirlik hedeflerinde önemli bir sembol olmaya devam ediyor. Projenin tamamlandığında 16,1 milyon haneye enerji sağlayabileceği öngörülüyor. Ancak ABD’deki dava, bu projelerin sürdürülebilirlik vaadini zora sokabilir.
Adani Group’un karşılaştığı bu kriz, yalnızca bir şirketin değil, Hindistan’ın yeşil enerji hedeflerinin de sınanacağı bir döneme işaret ediyor. Projelerin hayatta kalıp kalmayacağı, hem hukuki süreçlerin hem de uluslararası yatırımcıların tepkilerinin şekillendireceği karmaşık bir tabloyu işaret ediyor.