Elektrikli araçlar ve yenilenebilir hidrojen teknolojisi hızla benimseniyor. Elektrikli araçların ve yenilenebilir hidrojen sektörünün, sürdürülebilir enerji dönüşümünde öncü bir rol oynadığı biliniyor. Bu da Avrupa’daki enerji talebinde önemli bir artışa yol açıyor. Son raporlara göre bu iki faktör Avrupa’da 2035’e kadar yüzde 30’luk enerji talebi artışına neden olabilir.
Elektrikli araçlar ve yenilenebilir hidrojen sektörü daha fazla enerji gerektiriyor
Son raporlara göre elektrikli araç sektöründeki büyüme, 2030’a kadar Avrupa’daki güç tüketimini 170 TWh’a çıkaracak. 2035’e kadar ise neredeyse 300 TWh’a çıkaracak. Bu, İspanya’nın aynı dönemdeki toplam elektrik tüketim tahminiyle eşdeğer. Özellikle, bu sektörün genişlemesi, enerji talebinde önemli bir artışa işaret ediyor.
Aynı zamanda, rapor, yenilenebilir hidrojen üretimi için elektrolizör güç tüketiminde de artış olduğuna vurgu yapıyor. Belirtilenlere göre, güç tüketiminin 2030 ve 2035 yıllarında sırasıyla 200 ila 380 TWh arasında olması bekleniyor. Bu, önümüzdeki yıllarda enerji sektöründe ciddi bir değişikliğe işaret ederken, bu dönemde 4,2 ila 7,7 milyon ton hidrojen üretilmesi bekleniyor.
Elektrikli araçlar ve yenilenebilir hidrojen, küresel enerji geçişinin kritik unsurları olarak öne çıkıyor. Ancak, bu sektörlerdeki hızlı büyüme, enerji sistemlerinde yeniliklere ve yeni yatırımlara ihtiyaç duyulacağı anlamına geliyor. Bu, hem altyapı hem de teknoloji açısından sektörel gelişmelerin teşvik edilmesini gerektirecek önemli bir dönüşümü işaret ediyor.
İlginizi çekebilir: Kamuda elektrikli araç kullanımı öncelikli olacak
