Çin, yüksek teknoloji malzemelerinde küresel rekabet gücünü artıran yeni bir başarıya imza attı. Devlete ait China Electronics Technology Group Corporation (CETC), grafit üretiminde teorik sınıra yakın bir saflık seviyesine ulaşarak bu alanda çığır açtı. Yeni geliştirilen yatay saflaştırma ekipmanı, grafitin saflık oranını %99,93’ten %99,99995’e yükselterek, üretim maliyetlerini %60 oranında azaltmayı başardı. Bu, endüstriyel ölçekte düşük maliyetli ve yüksek kaliteli üretimi mümkün kılarak Çin’in stratejik avantajını pekiştiriyor.
Çin saf grafit ile kritik sektörlere stratejik katkı yapacak
CETC Genel Müdürü Xie Yongqiang, bu sürecin grafit tozundaki safsızlıkları neredeyse tamamen ortadan kaldırdığını belirtti. Yongqiang, “Bu seviyeye ulaşmak, sadece Çin için değil, küresel teknolojik ilerleme için de önemli bir dönüm noktasıdır” dedi. Yüksek saflıktaki grafit, özellikle nükleer enerji, yarı iletkenler, elektrikli araç bataryaları ve havacılık gibi kritik sektörlerde hayati bir rol oynuyor.
Elektriksel iletkenlik, yüksek sıcaklık stabilitesi ve kimyasal dayanıklılığıyla bilinen grafit, nükleer enerji tesislerinde kullanılan yakıt çubuklarının üretiminde ve yarı iletken endüstrisinde kilit bir malzeme olarak öne çıkıyor. Aynı zamanda, elektrikli araç bataryalarında performansı artıran bir bileşen olması, grafiti sürdürülebilir enerji sektörünün vazgeçilmez bir unsuru haline getiriyor.
Çin, dünyanın en büyük grafit üreticisi ve ihracatçısı olarak bu malzemeyi stratejik bir koz olarak kullanıyor. Yüksek saflıkta grafit, Pekin yönetimi tarafından ihracat kontrol listesine dahil edilerek küresel pazarda Çin’in gücünü artırdı. Bu karar, Batı ülkelerinin ticaret kısıtlamalarına karşı bir hamle olarak görülüyor. Özellikle ABD ve Avrupa Birliği’nin, Çin’in elektrikli araç ve yarı iletken sektörlerindeki uygulamalarını “adil olmayan” ticaret politikaları olarak değerlendirmesi, bu sürecin jeopolitik boyutunu daha da kritik hale getiriyor.
CETC’nin geliştirdiği teknoloji, yalnızca maliyetleri düşürmekle kalmıyor, aynı zamanda çevresel sürdürülebilirliği de destekliyor. Geleneksel yöntemlerin yerini alan bu yeni üretim süreci, Çin’in enerji ve teknoloji alanındaki liderliğini pekiştirerek küresel bir standarda dönüşebilir.