Küresel iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir adım olarak görülen karbon kredisi ticaretine dair uzun yıllardır süren müzakereler, COP29 konferansında anlaşmayla sonuçlandı. Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen konferansta, karbon kredilerinin şeffaf bir şekilde izlenmesi ve uluslararası ticaretinin düzenlenmesine yönelik kurallar üzerinde mutabakata varıldı. Bu gelişme, emisyon azaltma projelerine milyarlarca dolar yatırım yapılmasını sağlayabilir.
COP29 kararı sonrası cevaplanması gereken konu: Karbon kredisi sistemi nedir?
Karbon kredileri, ağaç dikme, yenilenebilir enerji projeleri gibi çevreye pozitif etkisi olan faaliyetlerle oluşturuluyor. Her bir ton sera gazı emisyonunun azaltılması karşılığında bir kredi oluşturuluyor ve bu krediler, ülkeler ve şirketler tarafından emisyon hedeflerini karşılamak için satın alınabiliyor.
Bakü’deki toplantıda, karbon kredisi ticaretini destekleyecek iki sistem üzerine yoğunlaşıldı: Merkezi bir Birleşmiş Milletler (BM) ticaret sistemi ve ülkeler arası doğrudan ticaret için bir ikili sistem. Konferansın erken döneminde BM destekli merkezi sistemin 2025’te başlatılması kararlaştırılırken, müzakerelerin kalan kısmında ülkeler arası ticaretin detayları üzerinde uzlaşı arandı.
Avrupa Birliği (AB), karbon kredilerinin kalitesinin ve şeffaflığının sağlanması için BM gözetimini savunurken, ABD daha bağımsız bir ticaret modeli talep etti. Sonuç olarak varılan anlaşma, ülkelerin kendi karbon kredisi kayıt sistemlerini oluşturmasına izin verirken, BM’nin onayı olmadan bu kredilere uluslararası düzeyde kalite güvencesi verilmemesini öngörüyor.
Bu uzlaşı, özellikle kaynakları sınırlı ülkeler için BM tarafından desteklenen bir kayıt sistemi sunulmasını içeriyor. Bununla birlikte, ABD’nin istediği gibi, yalnızca bir kaydın yapılmış olması kredinin BM tarafından onaylandığı anlamına gelmeyecek.
İkili karbon ticareti 2024 yılının başlarında İsviçre’nin Tayland’dan kredi almasıyla başlamıştı. Ancak yeni kuralların devreye girmesiyle, bu ticaretin hızlanması bekleniyor. IETA’ya göre, BM destekli karbon kredisi ticareti piyasası 2030 yılına kadar yılda 250 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşabilir ve yılda 5 milyar ton karbon emisyonunun dengelenmesine katkı sağlayabilir.
Bu gelişme, küresel emisyon azaltma çabalarını hızlandırmak için kritik bir adım olarak görülüyor. Ancak sistemin etkinliği, kredilerin kalitesini ve şeffaflığını sağlama konusunda gösterilecek titizlikle ölçülecek.