Yeni anlaşma, Exxon’un Körfez Kıyısı’ndaki emisyon azaltma hedeflerine ulaşmasına yardımcı olacak. Exxon Mobil, Teksas eyalet sularında karbon dioksit (CO2) yakalama operasyonları için 271,000 dönüm araziyi kiraladığını açıkladı. Bu yeni kiralama anlaşması, Exxon’un 2021’de Teksas kıyılarında federal arazi için yaptığı teklifi ve 2023 yılında ABD Meksika Körfezi’nde 69 blok için en yüksek teklifi veren şirket olarak karbon depolama alanını genişletme hedefini takip ediyor. Şirket, sanayi faaliyetlerinden kaynaklanan CO2’yi yer altına depolayarak emisyonları azaltmayı amaçlayan bu yeni projeyi başlattı.
Karbon yakalama ve depolamanın önemi artıyor
Karbon yakalama ve depolama (CCS), özellikle enerji sektöründeki şirketler için önemli bir çözüm haline gelmiş durumda. CO2 emisyonlarının azaltılması için kullanılan bu süreç, sanayi faaliyetleri sonucunda ortaya çıkan karbondioksidin yer altına depolanmasını içeriyor. Bu yöntem, hem çevresel etkilerin azaltılmasına katkıda bulunuyor hem de iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir araç olarak öne çıkıyor. Exxon’un düşük karbon çözümleri başkanı Dan Ammann, “Artan müşteri portföyümüzle birlikte CCS’yi devreye sokarak, Körfez Kıyısı boyunca önemli emisyon azaltımları sağlayacağız” dedi.
Chevron, Occidental Petroleum ve Talos Energy gibi büyük petrol şirketleri de karbon yakalama teknolojilerini benimseyerek çevreye salınan zararlı emisyonları azaltma çabalarına destek veriyor. Exxon’un yeni kiralama anlaşması, bu doğrultuda atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Exxon’un Teksas eyalet sularındaki kiraladığı bu büyük alan, şirketin karbon depolama kapasitesini önemli ölçüde artıracak. 2023 yılında Meksika Körfezi’ndeki sığ sularda 69 blok için yapılan teklifler sonucunda en yüksek teklif sahibi olan Exxon, bu yeni arazi kiralama anlaşması ile birlikte karbon depolama alanlarını daha da genişletiyor. Şirket, emisyon azaltma hedeflerini gerçekleştirmek için daha fazla karbon depolama alanına sahip olmayı ve bu alanları etkin bir şekilde kullanmayı planlıyor.
Karbon yakalama ve depolama teknolojileri, emisyon azaltma sürecinde geniş çapta benimsenmeye başlamış olsa da, bu teknolojilerin uygulanabilirliği ve ekonomik sürdürülebilirliği konusunda hâlâ çeşitli tartışmalar devam ediyor. Exxon’un yeni projesi, bu teknolojinin büyük ölçekli uygulamalarına bir örnek teşkil ederek gelecekteki projeler için bir yol haritası sunabilir.
Exxon, anlaşmanın finansal detayları veya sözleşme süresi hakkında bilgi vermedi. Teksas Arazi Komiseri Dawn Buckingham’ın sözcüsü de anlaşmanın koşullarıyla ilgili yorum yapmadı. Şirketin emisyon azaltma hedefleri doğrultusunda Körfez Kıyısı boyunca daha fazla karbon yakalama ve depolama projesi gerçekleştirmesi bekleniyor.
Exxon’un bu hamlesi, enerji sektöründe düşük karbon çözümlerinin benimsenmesini hızlandırma potansiyeline sahip önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Karbon yakalama projeleri, enerji sektörünün çevresel etkilerini azaltmak ve iklim değişikliği ile mücadelede daha güçlü adımlar atmak için giderek daha fazla önem kazanıyor.