Kuzey Denizi, net sıfır hedefine ulaşılması için kilit oyuncusu olarak ön plana çıkıyor. Elektrik ve hidrojen üretimi için gigavatlarca rüzgar enerjisi potansiyeli taşıyan Kuzey Denizi, bölge genelinde ülkeleri birbirine bağlama ve enerji ihtiyaçlarını karşılama potansiyeliyle öne çıkıyor. Bu doğal enerji kaynağının kullanımı, çevresel sürdürülebilirliği teşvik ederken, aynı zamanda bölgesel enerji bağlantılarını güçlendirmek ve sıfır emisyonlu bir enerji geleceği için temel altyapıyı oluşturmak anlamına geliyor.
Kuzey Denizi net sıfır hedefi ve yeşil enerji için büyük potansiyel taşıyor
Kuzey Denizi, net sıfır hedefine ulaşmada kilit bir rol oynuyor. Siemens Energy’in Fransa’daki yeni İcra Direktörü Yara Chakhtoura, Enlit Europe’ta düzenlenen bir panelde, “Kuzey Denizi’nin Avrupa’nın yeşil enerji üretim tesisi, Avrupa’nın iklimle mücadelesinin merkezi olması gerekiyor” dedi. Chakhtoura, şirketin bölgedeki çeşitli projelerde yer aldığını ve ülkeler arası işbirliği için düzenleyiciler ve geliştiriciler arasında bir yaklaşımın gerekliliğine vurgu yaptı.
Kuzey Denizi, petrol ve gaz endüstrilerinin ötesinde offshore rüzgar enerjisiyle önem kazanıyor. Nisan 2023’teki Ostend Bildirisi, Belçika, Danimarka, Fransa, Almanya, İrlanda, Lüksemburg, Hollanda, Norveç ve Birleşik Krallık’ın 2030’a kadar en az 120 GW ve 2050’ye kadar 300 GW’lık offshore rüzgar hedeflerini belirledi.
Wind Europe’un Baş Politika Sorumlusu Pierre Tardieu, politik yönlendirmenin ve önemli zorlukların çözülmesi gerektiğine dikkat çekerken, Avrupa Komisyonu’nun Rüzgar Enerjisi Paketi’ni bir rehber olarak önerdi. Anders Brendstrup, European Energy’in Güçten-X Başkan Yardımcısı, power-to-x’in potansiyelini vurgulayarak, hidrojen projelerine daha fazla yatırım yapılması gerektiğini belirtti. René Postulart, TenneT’in Büyük Offshore Projeleri Ortak Direktörü, entegre bir örgü şebekesine ihtiyaç olduğunu ve projelerin zamanlaması gibi zorlukların ele alınması gerektiğini söyledi.
RTE’nin Offshore Grids Strateji ve Geliştirme Direktörü Gro Wæraas de Saint-Martine, şirketin offshore rüzgar kapasitesini artırmak için standartlaştırma, büyütme ve basitleştirme stratejisini açıkladı. Panel, Kuzey Denizi’nin enerji geçişine büyük katkı sağlama potansiyelini vurgularken, standartlaştırılmış süreçler ve işbirliğinin offshore rüzgar gelişimini hızlandırmak için önemli olduğuna dikkat çekti.
İlginizi çekebilir: Net sıfır binalara geçiş 2 milyondan fazla istihdam oluşturacak
