Çin’de rüzgâr ve güneş enerjisi alanında kaydedilen son gelişmeler, ülkenin enerji dönüşümünde önemli bir eşiği aştığını gösteriyor. Çin Ulusal Enerji İdaresi tarafından paylaşılan verilere göre, ülkedeki rüzgâr ve güneş enerjisinin toplam kurulu kapasitesi 1.482 milyar kilovata ulaşarak, uzun yıllardır enerji üretiminin belkemiğini oluşturan ve çoğunluğu kömürden elde edilen 1.451 milyar kilovatlık termik kapasiteyi ilk kez geride bıraktı. Bu durum, Çin’in 2030 yılına kadar ulaşmayı planladığı 1.200 GW’lık yenilenebilir enerji hedefini altı yıl önceden yakaladığını ortaya koyuyor.
Çin’de rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesi termik santralleri geride bıraktı
2024 yılı, Çin’in enerji yatırımları açısından dikkat çekici bir yıl oldu. Ülke, yalnızca bu yıl içerisinde rüzgâr ve güneş enerjisine toplamda 357 GW kapasite ekleyerek, bu alanda dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan ABD’yi yaklaşık on kat geride bıraktı. Ancak kurulu kapasitedeki bu hızlı artışa rağmen, yenilenebilir kaynakların toplam elektrik üretimindeki payı beklenen düzeyde yükselmedi. 2025 yılının ilk çeyreğinde yenilenebilir enerji kaynakları toplam kurulu kapasitenin yarısından fazlasını oluşturmasına rağmen, tüketicilere ulaşan elektriğin yalnızca yüzde 22,5’i bu kaynaklardan sağlandı. Bu fark, fosil yakıtların elektrik şebekesinde önceliklendirilmesi ve yenilenebilir enerjinin iletimine dair altyapı eksikliklerinin hâlâ çözülmemiş olduğunu gösteriyor.
Çin, 2030 yılı öncesinde karbon emisyonlarında zirveye ulaşmayı ve 2060’a kadar karbon nötr olmayı hedefliyor. Ancak bu hedeflere rağmen 2024’te 99,5 GW’lık yeni kömür santrali inşasına başlanmış olması, ülkenin iklim taahhütlerine dair soru işaretlerini de beraberinde getiriyor. Uzmanlar, bu yeni kömür projelerinin yenilenebilir enerjiye yapılan yatırımların etkisini azaltabileceği ve mevcut yeşil enerji kapasitesinin yeterince verimli kullanılmadığı konusunda uyarıyor.
https://futureflow.life/elektrikli-araclarda-batarya-devrimi-yasanabilir/
Öte yandan Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, ülkesinin iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik kararlılığının dış politik koşullardan bağımsız olarak süreceğini vurguladı. Xi, Kasım ayında düzenlenecek COP30 iklim zirvesi öncesinde, Çin’in 2035 yılına kadar olan sera gazı azaltım hedeflerini kamuoyuyla paylaşacaklarını açıkladı. Bu açıklama, Çin’in küresel iklim gündeminde üstlendiği rolü daha da belirginleştirmesi açısından önem taşıyor.