2024 yılında, ABD’de doğal gazla çalışan enerji santrallerinden ilk kez bir yılda 1 milyar metrik tonun üzerinde karbon dioksit (CO2) salımı gerçekleşti. Bu, dünyanın en büyük doğal gaz üreticisi ve tüketicisi olan ABD için yeni bir kirlilik eşiği anlamına geliyor. Ancak bu artış, ABD’nin genel enerji üretimindeki dönüşümü ve emisyon azaltımı bağlamında dikkatle değerlendirilmeli.
Doğal gaz ve kömür arasındaki emisyon dengesi
2024’te ABD’de doğal gaz kaynaklı emisyonlar 1,003 milyar ton ile rekor seviyeye ulaşırken, bu rakam 2023’e göre %3,6’lık bir artışı temsil ediyor. Ancak aynı dönemde kömürle çalışan santrallerin emisyonları, tarih boyunca kaydedilen en düşük seviyeye geriledi. 620 milyon ton olarak ölçülen kömür kaynaklı emisyonlar, ABD enerji sektörünün fosil yakıt bağımlılığını azaltma çabalarının bir sonucu.
Kömür santralleri, ürettikleri her birim elektrik için doğal gaz santrallerinden %77 daha fazla karbon salımı yapıyor. Bu nedenle, kömürün enerji üretimindeki payının azalması, doğal gaz kaynaklı emisyonlardaki artışa rağmen, ABD’nin toplam enerji kaynaklı emisyonlarında ciddi bir düşüşe olanak tanıdı. ABD’de toplam fosil yakıt kaynaklı enerji emisyonları 2024’te sadece %0,5 artış gösterdi ve 2015’e kıyasla %19 daha düşük seviyede kaldı.
ABD’nin toplam enerji üretimi 2024’te tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Bu artışta, güneş, rüzgar, hidroelektrik ve nükleer gibi temiz enerji kaynaklarının büyük rolü var. 2015’ten bu yana temiz enerji üretimi %35 artarken, güneş enerjisi sekiz katına, rüzgar enerjisi ise iki kattan fazlasına çıktı. Bu yenilenebilir enerji kaynakları, artan elektrik talebini karşılamada kritik bir rol oynadı.
Yine de fosil yakıtlar, ABD enerji üretiminin temelini oluşturmaya devam ediyor. 2024 yılında üretilen elektriğin %58’inden fazlası fosil yakıtlardan elde edilirken, bu payın %73’ü doğal gaz, %26’sı ise kömürden sağlandı. Enerji şirketleri, önümüzdeki yıllarda kömür kullanımını daha da azaltmayı ve yenilenebilir kaynakların enerji üretimindeki payını artırmayı hedefliyor. Ancak, yenilenebilir enerjinin kesintili üretim kapasitesi nedeniyle doğal gaz, enerji arzındaki istikrarı sağlamak için kritik bir rol oynayacak.
doğal gazın rolü ve geleceği
ABD’de 30’dan fazla eyalet, elektrik ihtiyaçlarının en az %30’unu doğal gazdan karşılıyor. Bu eyaletlerin 13’ü, enerji üretiminde doğal gazın payını %50’nin üzerinde tutarken, dokuz eyalet bu oranı %15 ile %30 arasında değişen bir seviyede sürdürüyor. Bu veriler, doğal gazın ABD enerji sistemindeki önemini ve gelecekteki rolünü vurguluyor.
Ancak doğal gaz, çevreye olan etkisi nedeniyle tartışmalı bir kaynak olmaya devam ediyor. Kömüre kıyasla daha düşük karbon salımı sağlasa da, metan salımı gibi sorunlar, doğal gazın çevresel etkisini sınırlamayı zorlaştırıyor. ABD’nin enerji politikası, bu dengeyi sağlamayı hedefliyor ve yenilenebilir kaynakların artışıyla birlikte fosil yakıtların etkisini azaltmayı amaçlıyor.
2024 yılı, ABD enerji sektörü için dönüşümün hızlandığı bir dönem oldu. Doğal gazın enerji üretimindeki artan rolü, emisyon azaltım hedefleriyle birlikte dikkatle yönetilmesi gereken bir denge sunuyor. Temiz enerji kaynaklarının hızla büyümesi ve fosil yakıt kullanımının kademeli olarak azalması, ABD’nin enerji geleceğini şekillendirmede kritik bir öneme sahip olacak.