Jeotermal enerji, yerin derinliklerindeki sıcak su ve buharın enerjisini elektrik enerjisine dönüştürerek elde edilen temiz ve yenilenebilir enerji kaynağıdır. 2024 yılında jeotermal enerji sektöründe yaşanan gelişmeler, bu enerji türünün geleceği için umut verici sinyaller veriyor. Özellikle volkanik bölgelerde yapılan araştırmalar ve teknolojik gelişmeler sayesinde, jeotermal enerji gücü ve üretiminin maliyeti düşürülerek daha yaygın hale getirilmesi hedefleniyor.
Jeotermal enerji bildiğimizden daha fazla potansiyel taşıyor
Jeotermal enerjinin birçok avantajı bulunuyor. Öncelikle, jeotermal sürekli ve güvenilir bir kaynaktır. Yeraltındaki sıcak su ve buhar kaynakları tükenmediği için, jeotermal enerji santralleri kesintisiz olarak çalışabilir. Ayrıca, jeotermal enerji, diğer yenilenebilir enerji kaynaklarına göre daha az çevresel etkiye sahiptir. Jeotermal enerji santralleri, çalışırken hava kirliliği veya su kirliliği gibi sorunlara neden olmaz.
Örneğin İzlanda, jeotermal enerji kullanımında dünya lideri konumunda yer alıyor. Ülkedeki tüm evlerin neredeyse tamamı jeotermal enerji ile ısıtılıyor ve elektrik üretiminin önemli bir kısmı jeotermal kaynaklardan sağlanıyor. Ayrıca Jeotermal enerji, sadece elektrik üretimi için değil, aynı zamanda ısıtma ve soğutma gibi amaçlarla da kullanılabilir. Bu sayede, binaların enerji verimliliği artırılabilir ve fosil yakıt tüketimi azaltılabilir.
İlginizi çekebilir: Elektrikli araç bataryalarının ömrü için dikkat çeken keşif