İngiltere’deki en son açık deniz rüzgar müzayedesi, ülkenin iklim hedeflerine ulaşma kabiliyeti konusunda endişelere neden oluyor. Imperial College London’dan akademisyenlerin Drax Electric Insights ile işbirliği içinde yaptığı yeni analize göre, bu durum önemli ölçüde daha yüksek enerji fiyatlarına ve artan karbondioksit emisyonlarına yol açabilir.
İngiltere’deki açık deniz rüzgar projeleri açık artırmada güvence sağlamadı
İngiltere’de projeler için yapılan açık artırma, Fark Sözleşmeleri (CfD) programı tarafından belirlenen üst fiyat limitinin düşük olduğu düşünüldüğü için yeni açık deniz rüzgar projelerini güvence altına alamadı. Hükümet, 2030 yılına kadar 50 GW açık deniz rüzgar kapasitesi kurma hedefine katkıda bulunmak istiyordu, ancak müzayededen beklenen sonuçlar bu hedefi tehlikeye atıyor. Analistler, bu gerilemenin etkilerinin gelecekte de devam edebileceğini öne sürüyor.
Drax Electric Insights raporuna göre, bu gerilemenin etkileri gelecekte de devam edebilir. Analistler, bu on yılın ilerleyen dönemlerinde yıllık 26 terawatt-saat (TWh) elektrik üretim açığı riski olduğunu öne sürüyor. Bu açığın, yurt dışından gaz ve elektrik ithalatına olan bağımlılığın artmasıyla doldurulması muhtemel. Bu durum tahmini 6 milyon ton ek karbondioksit emisyonuna ve toptan elektrik fiyatlarında yüzde 20’den fazla artışa sebep olabilir.
Raporun yazarları, mevcut yapının rüzgar enerjisine aşırı bağımlı olduğunu ve İngiltere’nin ülkenin elektrik sistemini karbondan arındırmak için tek bir teknolojiye büyük ölçüde bağımlı olduğunu iddia ediyor. Yazarlar daha dengeli bir yaklaşım benimsemeyi ve çeşitli düşük karbonlu teknolojilerin karbonsuzlaştırma görevini paylaşmasını tavsiye ediyor. Bu, İngiltere’nin iklim hedeflerine ulaşma yolunda daha sürdürülebilir bir yaklaşım sunacak.
İlginizi çekebilir: AB’nin açık deniz yenilenebilir enerji hedefleri vs balıkçılık