Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), 2030 yılına kadar küresel yenilenebilir enerji kapasitesini üç katına çıkarma hedefinin mümkün olduğunu belirtiyor. Ancak bu hedefe ulaşmak için altyapı, izin süreçleri ve şebeke bağlantıları gibi sorunların çözülmesi gerektiğini vurguluyor.
IEA enerji hedefleri: Yenilenebilir enerji kapasitesini artırmak için kritik adımlar
Küresel enerji politikalarında yenilenebilir enerji kaynaklarının önemi giderek artıyor. Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) yayınladığı yeni rapor, 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji kapasitesini üç katına çıkarma hedefinin ulaşılabilir olduğunu, ancak bunun için ülkelerin daha kararlı adımlar atması gerektiğini ortaya koyuyor. Özellikle Paris İklim Anlaşması çerçevesinde belirlenen net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda, temiz enerji üretimi dünya genelinde büyük bir öncelik haline geldi.
Geçtiğimiz yıl Dubai’de gerçekleştirilen COP 28 İklim Zirvesi’nde 200’e yakın ülke, enerji sektöründe net sıfır emisyona ulaşma hedefi doğrultusunda yenilenebilir enerji kapasitesini üç katına çıkarmaya karar verdi. Özellikle güneş ve rüzgar enerjisinin genişletilmesiyle fosil yakıtların kullanımının azaltılması ve küresel enerji maliyetlerinin düşürülmesi amaçlanıyor. IEA’nın raporuna göre, bu hedefin gerçekleştirilebilir olması, ekonomik avantajlar, üretim kapasitesi ve güçlü politikaların etkili bir şekilde devreye sokulmasına bağlı.
IEA raporunda, sadece yenilenebilir enerji kapasitesinin artırılmasının yeterli olmayacağı, aynı zamanda bu enerji kaynaklarını entegre edebilecek modern elektrik şebekelerine duyulan ihtiyacın altı çiziliyor. Hedefe tam anlamıyla ulaşılabilmesi için 2030 yılına kadar dünya genelinde 25 milyon kilometre elektrik hattının modernize edilmesi ve 1.500 gigavat (GW) enerji depolama kapasitesinin oluşturulması gerektiği belirtiliyor. Bu, mevcut enerji depolama kapasitesinin 15 kat artırılması anlamına geliyor.
COP 28’de belirlenen diğer bir önemli hedef de enerji verimliliğini iki katına çıkararak enerji tüketimini azaltmak oldu. Bu hedefin gerçekleştirilmesi için hükümetlerin enerji verimliliğine daha fazla öncelik vermesi gerektiği ifade ediliyor. Rapor, yenilenebilir enerji kapasitesinin artırılması ve enerji verimliliği hedeflerinin ulusal planlarda yer almasının hayati önem taşıdığını vurguluyor.
IEA, raporunda küresel enerji sektörü kaynaklı sera gazı emisyonlarının geçen yıl rekor seviyeye ulaştığını belirtiyor. Yenilenebilir enerji kapasitesinin üç katına çıkarılması ve enerji verimliliği önlemlerinin hayata geçirilmesi, küresel sera gazı emisyonlarını 2030 yılına kadar 10 milyar metrik ton azaltabilir. Bu, iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Küresel enerji dönüşümü, sadece ekonomik ve teknolojik değil, aynı zamanda siyasi irade gerektiren bir süreç. Hükümetlerin, bu hedeflere ulaşabilmek için daha somut ve uzun vadeli politikalar geliştirmesi gerektiği ortada. Dünya genelinde enerji şebekelerinin modernizasyonu ve enerji depolama çözümleri, bu dönüşümün hayata geçirilebilmesi için kritik öneme sahip olacak.