Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma günü yaptığı açıklamada, Türkiye ve Yunanistan‘ın ikili sorunlarını üçüncü bir tarafın müdahalesi olmadan dostane bir şekilde çözebilecek bilgi, deneyim ve kararlılığa sahip olduğunu belirtti. Erdoğan, Yunanistan ziyaretinin olumlu bir atmosfere sahip olduğunu ve bu ziyaretin Ege’deki komşular arasındaki ilişkilerde yeni bir sayfa açabileceğini vurguladı. Aynı zamanda, Doğu Akdeniz‘deki enerji projeleri gibi bölgesel işbirliği fırsatlarının da bu çözüm sürecine katkıda bulunabileceğine dikkat çekti.
Erdoğan, Yunanistan’ın Filistin konusundaki tutumunu eleştirdi
Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis ile yaptığı görüşmelerde, 27 Ekim’deki BM Genel Kurulu’ndaki İsrail ile Filistinli grup Hamas arasında yapılan ateşkes çağrısına ilişkin bir oylamada Yunanistan’ın çekimser kaldığını ifade etti. Bu konuda duyduğu üzüntüyü belirten Erdoğan, “Yunanistan’ı Filistin’in yanında görmek isterdik, keşke çekimser kalmasaydınız” dedi.
Doğu Akdeniz‘deki enerji kaynakları konusunda ise Erdoğan, gerilimin bölgenin önemli iki ülkesi olan Türkiye ve Yunanistan üzerinde büyük etkiler yaratacağını belirtti. “Fırsatları arama ve ülkelerimize fayda sağlayacak olanaklar yaratma konusunda gayretli olmamız gerekiyor” diyerek kazan-kazan yaklaşımını vurguladı.
Türkiye‘nin haklarına saygı gösterilmesi konusunda kararlı olduğunu vurgulayan Erdoğan, Doğu Akdeniz’de kapsayıcı ve adil bir paylaşımın mümkün olduğunu söyledi. “Provokasyonlara fırsat vermemek ve doğru yol haritaları oluşturmak önemli” dedi.
Cumhurbaşkanı ayrıca, Miçotakis’i Türkiye’nin başkenti Ankara’ya Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi toplantısının bir sonraki toplantısı için davet etti. Erdoğan’ın Atina ziyareti, konseyin beşinci toplantısını içeriyordu. Erdoğan’ın Atina ziyareti, Türkiye ile Yunanistan arasındaki işbirliğinin artırılmasında önemli bir rol oynadı. Konseyin beşinci toplantısı, ikili ilişkilerin daha fazla derinleşmesi ve ortak çıkarlar doğrultusunda adımlar atılması için bir platform sağladı. Bu toplantı, gelecekteki işbirliği ve ilişkilerin güçlendirilmesi adına önemli bir adım olarak nitelendirildi.
İlginizi çekebilir: Türkiye’nin sürdürülebilirlik yolculuğu