Çin, hidrojen ekonomisinde ciddi bir atılım yapmak üzere kapsamlı bir pilot program başlatıyor. Ulusal Enerji İdaresi’nin (NEA) açıkladığı yeni yol haritası, hidrojen teknolojilerinin ticarileşmesini hızlandırmayı ve bu teknolojilerin farklı sektörlerde ölçeklenebilirliğini sağlamayı hedefliyor. Plan kapsamında 11 öncelikli alana odaklanılacak ve bireysel projelerden şehir düzeyinde uygulamalara kadar çeşitli ölçeklerde pilot girişimler hayata geçirilecek.
Çin, hidrojen teknolojilerini ticarileştirme kararı aldı
Bu projelerle, hidrojenin farklı kullanım alanlarında nasıl işlediği test edilecek, iş modelleri geliştirilecek ve yönetişim yapıları için veri toplanacak. NEA, her pilot uygulamayı teknolojik yenilik, ticari uygulanabilirlik, karbon salımının azaltılması ve çoğaltılabilirlik gibi kriterlere göre değerlendirecek. Pilotların en geç Haziran 2028’e kadar faaliyete geçmesi ya da test hedeflerini tamamlaması bekleniyor.
Özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çalışan, en az 100 MW kapasiteli elektrolizör sistemleriyle yeşil hidrojen üretimi öncelikli olacak. Nükleer enerjiden hidrojen üretimi de, özellikle kesintisiz enerji sağlayabilen bölgelerde teşvik edilecek. Ayrıca çöl, derin deniz ve yüksek platolar gibi izole alanlarda rüzgâr ve güneşle entegre çalışan 10 MW kapasiteli mikro şebekeler kurulacak ve şebekeden bağımsız hidrojen üretim senaryoları test edilecek.
Endüstriyel süreçlerde ortaya çıkan hidrojenin yeniden kullanılması da gündemde. Kok fırınları, klor-alkali tesisleri ve hafif hidrokarbon kraking ünitelerinde açığa çıkan hidrojen değerlendirilecek. Aynı zamanda karbon yakalama ve yeniden kullanım (CCUS) teknolojileri ile fosil yakıt kaynaklı hidrojen üretiminin dönüşümü teşvik edilecek.
https://futureflow.life/ruzgarin-kalbi-istanbul-atacak-windeurope/
Taşıma ve depolama altyapısı da programın önemli bileşenlerinden biri. 100 kilometre uzunluğunda hidrojen boru hatları, günlük 5 ton sıvı hidrojen üretebilecek tesisler, sıvı organik hidrojen taşıyıcıları (LOHC) ve metal hidrit tanklar pilot projeler arasında yer alıyor. Bu sistemlerin her biri en az 20.000 Nm³ depolama kapasitesine sahip olacak şekilde tasarlanacak.
Hidrojenin kullanım alanları da genişletiliyor. Rafinerilerde ve kömürden sıvı yakıt üretiminde hidrojen ikamesi test edilecek. Hidrojen ve amonyakla çalışan türbinler geliştirilecek, ayrıca enerji şebekesinin dengelenmesi amacıyla uzun süreli depolama sistemleri üzerinde çalışılacak. Bu türbinlerin en az %15 oranında hidrojen ya da amonyak yakması, kömür santrallerinin ise %10 oranında birlikte yakma gerçekleştirmesi planlanıyor.
Hidrojen yakıt hücreleri, sanayi bölgeleri, konutlar, telekom altyapısı ve uzak yerleşim alanlarında enerji sağlamak üzere test edilecek. Uzun süreli enerji depolama sistemleri ise dört saatten fazla süreyle en az 1 MW enerji sağlayabilecek kapasitede olacak.
Her eyalet ve merkezi devlet işletmesi en fazla beş proje ve iki bölgesel pilot önerisinde bulunabilecek. Öncelik, izin süreçlerini tamamlamış, ulusal Ar-Ge hedefleriyle uyumlu ve teknik-ticari açıdan güçlü altyapıya sahip projelere verilecek. Çin’in bu girişimi, hidrojen teknolojilerinde küresel liderlik iddiasını pekiştirmeyi ve sürdürülebilir enerji dönüşümüne yön vermeyi amaçlıyor.