Avrupa Birliği (AB), hidrojen ve rüzgar gibi yeşil endüstrilerin kıtada kalmasını sağlamak için ‘Made in Europe’ yaklaşımını ortaya çıkarmada çok kararlı. Blok’un yeşil anlaşma şefi Maros Sefcovic, Brüksel’de düzenlenen bir konferansta AB’nin endüstrilerini daha güçlü bir şekilde küresel rekabete karşı korumaktan çekinmediğini vurguladı. Bölge, geçiş sürecinde sanayinin ABD ve Çin’e kaymaması için baskı altında hissediyor.
Avrupa yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandırmaya çalışıyor ancak politikacılar bu çalışmaların Çin gibi ülkelerdeki yabancı firmaların satışlarını yükselmesini engellemek istiyor.
AB, ‘Made in Europe’ diyerek, üretimi içerde tutmak istiyor
Çin’in elektrikli araçlarına yönelik bir soruşturma başlatan Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri’nin çıkardığı Enflasyonu Azaltma Yasası’na, Net Sıfır Sanayi Yasası ile meydan okumaya çalışıyor.
Avrupa Komisyonu, rüzgar enerjisi projelerinin izinlerinin onay sürelerini hızlandırmayı ve açık artırmaya ilişkin mevcut kuralları iyileştirmeyi hedefleyen paket uygulamaya hazırlanıyor. Avrupa Birliği yeşil anlaşma şefi Maros Sefcovic’e göre, kilit teknolojiler için yeni yatırımcılar Avrupa Yatırım Bankası gibi kuruluşlardan gelebilir.
Sefcovic, AB’nin kamu alımlarına yaklaşımını, sadece fiyat ölçütlerinden hareket ederek, bir şirketin karbon ayak izi ve önemli hammaddelerin nereden tedarik edildiği gibi alanlara daha fazla odaklanarak geliştireceğini söyledi. Sefcovic, ekipman üretiminde yeşil enerji veya hidrojen kullanımının da dikkate alınacağını belirtti.
Konferans salonunda sektöre yönelik yaptığı konuşmada Sefcoviç “Çok net bir siyasi mesaj vermek istiyorum. Siz bizim için bir önceliğe sahipsiniz. Avrupa sanayisi için mücadele edeceğiz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Avrupa Birliği, “Made in Europe” yaklaşımıyla, Avrupa Birliği Üye Ülkelerin yeşil dönüşümde daha güçlü bir birlik oluşturmasını amaçlıyor.
İlginizi çekebilir: Çin, Avrupa’nın elektrikli araç soruşturmasını kınadı